Transseksüalizm ve Aile Kurumu

Ortada transları ilgilendiren bir akıl sağlığı krizi var; ama sandığınız gibi değil…Bu kriz, çocuklarını korumak için kendilerini akıntıya karşı savaşırken bulan ebeveynlerin akıl sağlığını yitirme krizi...

Geçtiğimiz yılı trans ideolojisi denen çılgınlıkla mücadele içerisinde geçirdim. Bu bir yıl boyunca, bu çılgınlığa kapılmış düzinelerce mücadeleci ebeveynle irtibat kurdum. Çoğu insan trans olmanın değişmez bir durum olduğunu sanıyor. Ama öyle değil!

Çocuğumun kendini trans ilan ettiği dönemin artık geride kaldığını ve eski mutlu, sağlıklı, uyumsuz haline geri döndüğünü bildirmekten mutluluk duyuyorum. Tanrı'ya şükürler olsun. Cinsiyet değiştirmeyi teşvik eden yaklaşımın baskıları altında kalmayı reddederek çocuğumu kurtarmayı başardım. Ebeveynler gerçeğe bağlı kaldıklarında ve çocuklarına yanlış teşvikte bulunmadığında, çocuklar bu yanılgılarını çoğunlukla aşıyor. Kuşkusuz bir ebeveynin ulaşmak istediği en iyi sonuç budur - çocuklarının doğal bedenlerinde rahat hissederek büyümeleri ve ömür boyu bir hasta olarak yaşamaktan ve zihinsel sağlık sorunlarından kaçınmaları… Ancak bazı nedenlerden dolayı, toplumumuz şu anda bunu bu şekilde görmüyor. Çoğu zaman insanların translıktan vazgeçtiği (detrans olduğu) gerçeği medya ve aktivistler tarafından özenle gizleniyor, çünkü bu durum insanların sistemi sorgulamasına neden oluyor.

Çocuğumun cinsiyet karmaşasını başarıyla atlatması, diğer ebeveynleri desteklemek ve çocuklarımızı korumak için perde arkasında birlikte çalışan olağanüstü ebeveynler ve ruh sağlığı klinisyenleri sayesinde mümkün oldu. Zira trans ideolojisiyle mücadele, insanların akıl ve ruh sağlığına mal oluyor.

Çocuğunun trans olduğu iddiasında bulunduğu haberini alan her ebeveynden biri ya da ikisi muhakkak ruhsal çöküntü yaşıyor. Tanıdığım her ailede bu böyle oldu. Birçoğu intiharı düşündü, bazıları düşüncelerinde fazlasıyla ciddiydi. Pek çok ebeveyn, özellikle de anneler, çocuklarına yönelik fiziksel bir tehdidin söz konusu olduğu ve tüm toplumun kendilerine karşı cephe aldığı bir dünyada günlük hayatlarına devam edebilmek için antidepresan, kaygı giderici ilaçlar ve terapi almak zorunda kaldı. Ben de günlük hayatla başa çıkabilmek için haftalarca Xanax'a (kaygı giderici bir ilaç) ihtiyaç duyan ebeveynlerden biriyim. 

Bu ideolojiyle savaşmak ebeveynler arasında da çekişmelere neden oluyor. Evlilikleri yıkıyor, kardeş ilişkilerini bozuyor, aileleri tahrip ediyor.

Ebeveynler neden mi çileden çıkıyor? Çünkü bu ideoloji yüzünden kelimenin tam anlamıyla başka bir cinsiyete dönüşebilecekleri ve tüm sorunlarının sihirli bir şekilde ortadan kalkacağı gibi yanlış bir inançla beyinleri yıkanan kafası karışık çocuklarımız, kendilerini kimyasal olarak hadım edecek, kemiklerini kıracak ve beyin fonksiyonlarını bozacak ilaçlara kolayca erişebiliyorlar. Bunu herhangi bir denetim olmadan, bizim iznimize ihtiyaç duymadan, gerçek bir akıl sağlığı taramasından geçmeden ya da terapi almadan yapabiliyorlar.

Ortada kanıta dayalı hiçbir bilginin var olmadığı ancak devasa bir kamuoyu baskısının söz konusu olduğu bir ortamda ebeveynler çocukları için ölüm kalım kararlarıyla boğuşurken, aile kurumu kuşatma altında yaşam mücadelesi vermeye çalışıyor. Çocuklara “ebeveynektomi” (trans olmak için göğüslerin alındığı mastektomi ameliyatına benzetilmiş) uygulanıyor, yani ebeveynlerden biri ya da her ikisi çocuğun hayatından çıkarılıyor. Çocuklara sevgi dolu ebeveynlerini reddetmeleri ve uzun vadede çocukların iyiliğini düşünmeyen yabancılara güvenmeleri söyleniyor. Bu çocuklardan bazıları, trans oldukları yanılgılarının temel nedeni olabilecek başka rahatsızlıklara sahip ciddi akıl hastaları… Ancak bu çocuklara gerçek bir akıl sağlığı hizmeti verilmiyor, sadece hormonlara ve ameliyata itiliyorlar. Bu dehşet verici.

Ebeveynlerin yaşadığı bu akıl sağlığı krizi hakiki ve acil bir durumdur. Toplum olarak durup düşünmemizin ve sağlıklı kararlar almamızın zamanı geldi. Zararlı etkileri olduğu bilinen karşı cinsiyet hormonlarının kullanımını ve vücut modifikasyonlarını normalleştiren aktivist gündemin binlerce bireye ve yüzlerce aileye zarar vermeye devam etmesine izin verecek miyiz? Asla! 

Çocuklarımızın ruhsal ve fiziksel sağlığının yanı sıra kutsal aile değerlerimiz de tehlikede. Ebeveynler olarak, çocuklarımızın ruhsal ve fiziksel sağlığını hedefleyen ve bugüne kadar karşılaştığımız en büyük tehdit olan trans ideolojisi ile mücadele etmeye başladık. Okulların çocuklarımızın beynini yıkamasına engel olmak ve ebeveynlik haklarımızı savunmak için ayaklanıyoruz. Daha önce tütün şirketlerine, alkollü araç kullanımına, elektronik sigara şirketlerine söz geçirdik. Bunu tekrar yapabiliriz. Ama öncesinde bizim de biraz yardım ve desteğe ihtiyacımız var.

Kaynak: pitt.substack.com