Tek İstediği Bir Aileydi Ama Trans Endüstrisi Onu Kısır Bıraktı

Sadece sekiz hafta içinde 300 e-posta ve 50'den fazla telefon aldım. Ya bir spam ordusunun hedefi olmuştum ya da birilerinin fena halde yardımıma ihtiyacı vardı. Hikayesi benimkine fazlasıyla benzeyen genç bir adamın yardım çığlığıydı bu. Ben de Nisan 1983'te "cinsiyet değiştirme ameliyatı" dedikleri ameliyatı kabul ettiğimde, tarihteki en büyük tıbbi dolandırıcılık yöntemlerinden birine kanmıştım.
Bana ulaşan 20'li yaşlarındaki bu genç adam (adına Adrian diyelim), 2021 baharında, hayattaki tek umudunun kendi ailesine sahip bir eş ve baba olmak olduğunu sonucuna ulaşmış. Adrian'ın bu sonuca ulaşması kolay olmamış. Çocukken cinsel istismara maruz kalmış, şizofreni ve bipolar bozukluk tanısı almış ve travma sonrası stres bozukluğu ile mücadele etmiş biri olarak zor bir hayat geçirmiş. Annesinin yakın zamanda vefat etmiş olması; babasının Adrian’ın uyuşturucu kullanımı ve cinsiyet karmaşası sebebiyle onu reddetmesi ve ağabeyinin birkaç ay önce ölmesi, Adrian'ı derin bir yalnızlık ve umutsuzluk içinde bırakmış.
Trans Gündemi Adrian'ı Yüz Üstü Bıraktı
Sonra beklenmedik bir gelişme olmuş. Doktorlar ve terapistler, Adrian'a zihinsel karışıklığının cinsiyet disforisinden (cinsiyetten duyulan hoşnutsuzluk) kaynaklandığını söylemişler. Bu teşhisin hemen ardından, onu sosyal cinsiyet değişikliğine gitmeye teşvik etmiş ve ona karşı cinsiyet hormonları reçete etmişler. Adeta bir "trans" üretme yolunda koşar adımlar atmışlar. Adrian yeni bir sosyal çevre edinmiş ve bu yeni çevresi tarafından övülüp cesaretlendirilmiş.
Ancak davranış değişikliği denemeleri ve karşı cinsiyet hormonları, Adrian’ın zihinsel karışıklığını gidermeye yardımcı olmamış. Akabinde ise ciddi bir adım atılmış. Amerika'nın önde gelen sağlık hizmeti sağlayıcılarından biri, Adrian’ın ciddi psikiyatrik rahatsızlıkları olmasına rağmen bu rahatsızlıkları tedavi etmeye yönelik hiçbir çaba sarf etmeden, sadece kısa bir "konsültasyon" (uzmanlar arası bilgi alışverişi) sonrasında Adrian’ı bir cerraha yönlendirmiş ve sağlıklı cinsel organlarını alarak kadın cinsel organı görünümünde bir organ üretirlerse sorununun çözüleceğine dair ona güvence vermiş.
Bu olay Mart 2021'de yaşanmış. Adrian bu olaydan 5 ay sonra bana ulaştı. Son derece üzgündü ve kendisinden geri dönüşü olmayan bir şekilde alınan şeyi geri almak istiyordu. "Tek istediğim bir eş ve baba olmak," dedi. "Kendi cinsiyetime geri dönmek istiyorum."

Adrian’dan aldığım yüzlerce e-posta ve telefon, erkekliğini geri kazanmak adına bir yalvarıştı. Adrian’ın yaşadıkları, benim de geçmişte yaşadığım pişmanlık ve sancı dolu deneyimimle acı verici bir şekilde örtüşüyordu. Yine de esas cinsiyetine tekrar kavuşarak hayata dönmeyi başarabilmiş biri olarak, Adrian'a hayatının zamanla yoluna gireceğine dair teselli ve cesaret verebildim. Ancak esas cinsiyetine dönüş süreci ne kolay olacaktı ne de hızlı.
"Laura" Olmaya Çalışmak Beni Nasıl Başarısızlığa Uğrattı?
1983 yılında sözde "cinsiyet değiştirme ameliyatını" kabul ettiğimde, 25 yıldır psikolojik rahatsızlıklarla mücadele içerisindeydim ve cinsiyet karmaşası yaşıyordum. Bu 25 yılda, psikolojik rahatsızlıklarımdan kurtulabileceğim bir çıkış yolu bulamamıştım, ta ki cinsiyet konusunda önde gelen uzmanlardan olan bir cerrah ve bir cinsiyet terapistinden tavsiye alana kadar. Bu uzmanlar, erkek vücudumu kadın hislerimle uyumlu olacak şekilde değiştirirsem, içsel sancılarımın sona ereceğine dair bana güvence verdiler.
Bu tıbbi mucize vaadi, benim için inanılmaz derecede umut vericiydi. Ancak hakikat çok farklıydı. Hakikati yeniden keşfetmem, "Laura" olarak adlandırıldığım sekiz yılımı aldı. Cinsiyet, benim gerçekte kim olduğumdu; transseksüellik ise sadece dayatılmış bir histi. Hiçbir hormon, hiçbir ameliyat ve hiçbir his, ana rahmine düştüğümüzde belirlenmiş olan erkek ya da kadın olduğumuz gerçeğini değiştirebilecek kadar güçlü olmayacaktı.

Gerçek bir kadın olma vaadi bir yalandı; iyileşmiş ruh sağlığı vaadi kurguydu. Her şeye rağmen erkek olduğumu anladığım gün, nesnel gerçekliğe doğru uzun yolculuğum başladı. Psikoz ve umutsuzluk, bu yolculuğun büyük bir bölümünde beni takip etti. "Cinsiyet değiştirme" ameliyatının fiziksel bedeli ve komplikasyonları beni yıprattı. Yine de gerçek benliğimi geri kazanma hedefimden vazgeçmedim. Eşimin ve elimi asla bırakmayan Tanrı'nın lütfuyla, bugün sağlıklı bir erkeğim.
Keşke hikayem ve ızdırabım emsalsiz olsaydı; ama değil. Ama uzun yıllardan beri, başkalarının yanlış cinsiyet algısından kurtulmalarına ve gerçek cinsiyetine dayalı bir hayatı yeniden kurmalarına yardımcı olmayı bir görev edindim.
Trans Endüstrisi Sahtekardır
Transseksüel ameliyatları birçok yönden dolandırıcılıkla eş değerdir. Tıp doktorları ve cerrahlar, transların "cinsiyet disforisi" denen zihinsel streslerini hafifletmek amacıyla teşvik ettikleri cinsiyet değişikliğini prosedürlerinin etkinliğini kanıtlamaktan kasti olarak kaçınmaktadır.
Uzmanların Adrian için sundukları gelecek tam anlamıyla bir aldatmacaydı. Kaçınılmaz olan kalıcı kısırlık ya da hayat boyu karşı cinsiyet hormonu almak zorunda olmak gibi ağır sonuçların yükleri ve etkileri hakkında hiçbir şey söylenmedi.
Bu size da yanlış gelmiyor mu? Neyse ki, Adrian şimdi adaleti sağlamak için bir avukatla çalışıyor. Ancak Adrian'ın daha büyük bir amacı var. Tehlikeli ve faydasız tedavilerin gerçek yüzünü topluma göstermek ve bir sonraki Adrian veya bir sonraki Laura'yı hayatlarının hatasını yapmaktan korumak istiyor. Benim hikayemde bu hata, doktorların anlattığı masallara, sahte kadınlığın gerçek bir çözüm olacağı masalına inanmaktı. Adrian'ın göğüs implantları tamamen yapay; emzirmeye ya da annelik işlevine asla hizmet etmeyecek. Geçirdiği "alt ameliyatı" (cinsiyet değiştiren kişinin üreme organını karşı cinsin üreme organına benzetmek amacıyla gerçekleştirilen transseksüel ameliyatı) bir rahme ve yeni bir hayata açılan bir kapı değil, bir çıkmaz sokaktır. Cerrahlar, bir zamanlar baba olma ve çocuk yetiştirme hayalleri kurmuş bir erkeği aldılar ve yerine üreme kapasitesinden yoksun suni bir kadın bıraktılar.

Cinsiyet Değiştirdikten Sonra Pişman Olan Binlerce Kişi Tıp Literatüründe Yok Sayılıyor
Bu kadar büyük bir hata yapan, bu kadar çılgınca bir kandırmacayla yanıltılan ve yıkıcı bir "cinsiyet değiştirme" ameliyatı geçirdikten sonra gerçek benliğini geri kazanmak için bu kadar çok mücadele eden tek biz değiliz. "Trans Hayattan Kurtulanlar (Trans Life Survivors)" adlı kitabımı yazarken, trans olduktan sonra pişman olup kendi cinsiyetine dönen 30 mağdur detransın öyküsünü anlatmak için ıstırap dolu yüzlerce benzer öyküyü gözden geçirmek zorunda kaldım.
Adrian gibi, cinsiyet değiştirdikten sonra pişman olan binlerce kişi tıp literatüründe yok sayılıyor. Bu kişilerin şikayetlerini resmi olarak araştırmacılara ve hatta tıbbi hizmet sunan uzmanlara bildirebilecekleri hiçbir veri tabanı yok.
Tıp araştırmacıları, kendi yönettikleri ve taraflı yaklaştıkları verilere dayanarak "pişmanlık nadirdir" diyorlar. Ancak "Principles of Transgender Medicine and Surgery" (Transgender Tıbbı ve Cerrahisinin İlkeleri) adlı kitapta belirtildiği üzere, araştırma çalışmalarına dahil edilen transların yüzde 90'ının takibinin bırakıldığı gerçeğini açıklamıyorlar. Yani cinsiyetini değiştiren kişilerin %90’ının ileriki süreçte tıbbı ve psikolojik takibi yapılmıyor. Dolayısıyla pişmanlık yaşayıp yaşamadıkları bilinmiyor.
Şunu bir düşünün: Eşim ve ben, cinsiyet değiştirdikten sonra pişman olan binlerce kişiyle iletişim kurduk, e-posta alışverişinde bulunduk ve yüz yüze görüşmeler yaptık. Adrian, kişisel olarak tanıma zevkine sahip olduğum binlerce kişiden sadece biri. Ancak bu bireylerden hiçbiri sistematik ve detaylı bir araştırmaya dahil edilmedi, hatta takip dahi edilmedi.
Yardıma İhtiyacı Olan Birini Tanıyor musunuz?
Cinsiyet değişikliğinden pişmanlık duyan bu kadar çok kişi neden benimle iletişime geçiyor? Bunun nedeni, web sitem aracılığıyla bu konuda ilk konuşanlardan biri olmam ve kendi hikayelerini anlatmaları için insanlara fırsat sunmam. Son yedi yılda 2 milyondan fazla ziyaretçi, cinsiyet değiştirmekten pişmanlık duyanların hikayelerini okumak için web sitemi ziyaret etti.
Artık akıllandık. Kişisel iyileşmenin yanı sıra yasal reform arayışında olma cesaretini gösteren Adrian ve diğerleri sayesinde, bu asi ve tehlikeli transseksüel tedavilerinin yakın gelecekte tarihin karanlık bir köşesine gömüleceğine dair umut var.
Kaynak: The Federalist
1 Temmuz 2023
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK İÇERİKLER
Bize Katılın!
Yeni içeriklerden haberdar olmak için e-posta bültenimize abone olun.
Bu Konu Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?