Cinsiyet Değiştirme Ameliyatını SGK Karşılamak Zorunda mı?

Türkiye'de cinsiyet değiştirme ameliyatlarının yasal süreci, sağlık riskleri ve SGK desteği hakkında bilinmesi gerekenler.
Cinsiyet Değiştirme Ameliyatını SGK Karşılamak Zorunda mı?


Cinsiyet değiştirme ameliyatı, cinsiyetinden memnun olmayan kişilerin karşı cinsin görünümüne benzemek amacıyla biyolojik cinsiyetine uyguladığı bir dizi tıbbi ve cerrahi müdahaleyi kapsar.

Türkiye'de cinsiyet değiştirme ameliyatı yasal mı?

Evet, Türkiye’de cinsiyet değiştirme ameliyatları yasaldır. Ancak bu ameliyatların birçoğunun geri dönüşü zor olması ve sağlık açısından riskli sonuçlar doğurması nedeniyle, kişinin başvurusu hukuki ve tıbbi bir denetim sürecine tabi tutulur. 

Cinsiyet değiştirme kararı alan transseksüeller, mahkeme tarafından 18 yaşından büyük ve bekar oldukları doğrulandıktan sonra bir devlet hastanesine sevk edilir. Buradaki sağlık kurulu, kişinin cinsiyet değiştirme talebini tıbbi ve psikolojik olarak değerlendirmekle yükümlüdür. 

Ancak ne yazık ki, sağlık kurulları kişinin aldığı cinsiyet değiştirme kararını tıbbi ve psikolojik boyutlarıyla incelemek yerine doğrudan onaylama eğilimi göstermektedir. Mevcut düzende değerlendirme süreci yalnızca bir formalite haline gelmiştir. 

Kurul, kişinin cinsiyet değiştirme talebini bir yıl gibi kısa bir sürede onaylamaktadır. Hazırlanan raporda hastanın cinsiyet değiştirmesi “tıbbi bir zorunluluk” olarak nitelendirilmekte ve bu koşul altında mahkemeden izin kararı alınabilmektedir. 

Cinsiyet Değiştirme Ameliyatını Düşünenler İçin Karar Aşamasında Değerlendirilmesi Gerekenler

Cinsiyet değiştirme ameliyatlarının olumsuz etkileri hakkında hastaların yeterince bilgilendirilmediği gerçeği göz ardı edilmemelidir. Mevcut sistem hastaları ameliyata hazırlama sürecinde destek sağlarken, ameliyattan vazgeçen ya da pişman olan kişiler için biyolojik cinsiyete dönüş konusunda yeterli sağlık hizmeti sunulmamaktadır. 

Dolayısıyla, cinsiyet değiştirme uygulamalarına başvurmadan önce göz önüne alınması gereken bazı noktalar vardır:

  1. Kalıcı Kısırlık Gibi Geri Dönüşü Olmayan Etkiler: Cinsiyet değiştirme ameliyatları kapsamında sağlıklı üreme organlarının alındığı bir dizi operasyon gerçekleştirilir. Bu operasyonlar kalıcı kısırlık gibi geri döndürülemez sonuçlar doğurur. Üreme organları alınan kişi, istese de çocuk sahibi olamayacaktır. 
  2. Ruh Sağlığı Üzerinde Olumsuz EtkilerLGBT çevrelerinin iddialarının aksine, cinsiyet değiştirme ameliyatları ruh sağlığı üzerinde olumlu etki bırakmaz [1]. Hem ameliyat süreci hem de ameliyat sonrası süreç psikolojik olarak oldukça zordur. Ameliyat sonrası yaşanan ağrı, iyileşme sürecinin uzunluğu ve olası komplikasyonlar var olan ruhsal sorunların daha da derinleşmesine yol açabilir. Ayrıca, kişi ameliyat sonucunu beğenmeyebilir veya yeni görünümünü kabullenmekte zorlanabilir. Bu durum da ruh sağlığının kötüleşmesine neden olur.
  3. Yüksek Tıbbi Komplikasyon Riski: Cinsiyet değiştirme ameliyatlarında komplikasyon riski yüksektir [2]. Ameliyat sonrası ağrı, kanama ve enfeksiyon riski vardır. Ayrıca gerekli bakım yapılmadığı takdirde bazı ameliyatların tekrarı gerekmektedir. Bu durum kişinin hayat kalitesini uzun vadede olumsuz etkileyecektir.
  4. Ömür Boyu İlaca Bağımlılık: Cinsiyet değiştirme sürecinde, kişiler karşı cinsiyetin hormon ilaçlarını kullanarak vücutlarındaki hormonal dengeyi değiştirmeyi amaçlar. Ancak vücudun doğal hormon üretimi ilaçlarla durdurulamaz. İlaç bırakıldığı an vücut doğal cinsiyet hormonlarını tekrar üretmeye başlar. Bu nedenle, cinsiyet değiştirme kararı alanlar ömür boyu sentetik hormon ilaçları kullanmak zorundadır. Hormon ilaçlarının yan etkileri arasında karaciğer hasarı, kanda pıhtılaşma, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, kalp ve damar hastalıkları [3] gibi ciddi sağlık sorunları yer alır. 
  5. Finansal Sorunlar: Ameliyat sonrası ömür boyu kullanım gerektiren karşı cinsiyet hormon ilaçları, ameliyat sonrası takip muayeneleri ve başarısız geçen ameliyatların tekrarlanması gibi durumlar kişiye beklemediği kadar büyük bir finansal yük oluşturabilir. SGK, ameliyat masraflarını karşılasa bile özel hastanelerde yapılan işlemlerin bir kısmı ve ek estetik harcamalar kişinin sorumluluğundadır.

Ameliyat öncesinde bu unsurların dikkate alınması kişinin bilinçli bir şekilde karar almasına ve olası pişmanlıkların önüne geçilmesine yardımcı olacaktır.

test

SGK cinsiyet değiştirme ameliyatını karşılıyor mu?

Evet, SGK cinsiyet değiştirme ameliyatı masraflarını karşılıyor. Bunun için sağlık kurulu raporunda ameliyatın tıbbi bir zorunluluk olduğunu belirtmek yeterli oluyor. Böylelikle cinsiyet değiştirme ameliyatının maliyeti SGK tarafından karşılanıyor. 

Geçmiş düzenlemelerde SGK, ameliyat masraflarını karşılamak için kişinin “üreme yeteneğinden sürekli olarak yoksun” olmasını da şart koşmuştu. Bununla birlikte devlet, esasen doğuştan gelen bir cinsel gelişim bozukluğu olan intersekslerin ameliyat masraflarını karşılamayı amaçlamıştı. 

Ancak LGBT hareketinin itirazı üzerine Anayasa Mahkemesi üreme yeteneğinden yoksun olma koşulunu kaldırdı [4]. Bu karar, transların da SGK kapsamında ameliyat olmalarının önünü açtı. Gelinen noktada cinsiyet değiştirmek isteyen transların masrafları SGK tarafından karşılanıyor. 

İnterseks durumu, cinsiyet kromozomları, gonadlar veya cinsiyet anatomisi gibi cinsiyet özelliklerinin tipik erkek veya kadın olarak sınıflandırılamadığı gelişimsel bir bozukluğu ifade eder. Oldukça nadir karşılaşılan bu durumla doğan ve tipik erkek veya kadın cinsiyet anatomisine sahip olmayan hastalar için ameliyatla müdahale gerekli olabilir.
İnterseks durumu, LGBT ile karıştırılmamalıdır. İnterseks olmak doğuştan gelen bir gelişim bozukluğudur. Bazı interseks toplulukları, toplumun yeterli bilgi düzeyine sahip olmaması nedeniyle dışlandıklarını ve tıbbi alanda gerekli sağlık hizmetlerini alamadıklarını ifade ederek LGBT hareketine dahil olmuş ve seslerini duyurmaya çalışmıştır. Fakat interseksüellik doğrudan LGBT hareketi ile bağdaştırılmamalıdır. Biri doğuştan gelen ve tedavisi olan bir hastalıkken diğeri tercihtir.

Türkiye'nin sağlık hizmetlerinde önceliği nedir?

2022 yılında Türkiye'de yaklaşık 240 bin yeni kanser vakasının kaydedildiği ve kanser kaynaklı ölümlerin 129 bin seviyelerine ulaştığı biliniyor [5]. Akciğer, meme ve kolon kanseri en sık görülen türler olarak öne çıkarken, erkeklerde akciğer kanseri, kadınlarda ise meme kanseri en çok teşhis edilen kanser türleri arasında yer alıyor. Bu oranlar, Türkiye’de kanserle mücadelenin ne kadar büyük bir halk sağlığı önceliği olduğunu gösteriyor.

Bununla birlikte kanser gibi hayatı tehdit eden bir hastalıkla mücadele eden hastalar, SGK’nın akıllı ilaç masraflarını karşılamaması nedeniyle tedaviyi kendi imkanlarıyla karşılamak zorunda kalıyor. Karşılamayanlar hayatını kaybetme riski taşıyor. Buna karşın, cinsiyet değiştirme ameliyatı ücreti SGK tarafından kolaylıkla karşılanabiliyor. Transların cinsiyet değiştirme talepleri karşılanabiliyorken halen daha bazı kanser ilaçlarının karşılanmıyor oluşu kamu kaynaklarının doğru kullanımı noktasında ciddi sorgulamalara kapı aralıyor.

Kaynaklar

Coleman, E et al. “Standards of Care for the Health of Transgender and Gender Diverse People, Version 8.” International journal of transgender health vol. 23,Suppl 1 S1-S259. 6 Sep. 2022, doi:10.1080/26895269.2022.2100644
[1] Correction of a key study: No evidence of “gender-affirming” surgeries improving mental health. (2020, August 30). Society for Evidence-Based Gender Medicine. https://segm.org/ajp_correction_2020
[2] Bayraktar Z. Urogenital Complications that Decrease Quality of Life in Transgender Surgery. New J Urol. 2024;19(1):52-60. https://doi.org/10.33719/nju1374837
[3] van Zijverden, Lieve Mees et al. “Cardiovascular disease in transgender people: a systematic review and meta-analysis.” European journal of endocrinology vol. 190,2 (2024): S13-S24. doi:10.1093/ejendo/lvad170
Glintborg, Dorte et al. “Cardiovascular risk in Danish transgender persons: a matched historical cohort study.” European journal of endocrinology vol. 187,3 463-477. 5 Aug. 2022, doi:10.1530/EJE-22-0306
Yelehe, M., Klein, M., El Aridi, L., Maurier, A., Gillet, P., & Feigerlova, E. (2022). Adverse effects of gender-affirming hormonal therapy in transgender persons: Assessing reports in the French pharmacovigilance database. Fundamental & clinical pharmacology, 36(6), 1115–1124. https://doi.org/10.1111/fcp.12806
Vlot, Mariska C et al. “Effect of pubertal suppression and cross-sex hormone therapy on bone turnover markers and bone mineral apparent density (BMAD) in transgender adolescents.” Bone vol. 95 (2017): 11-19. doi:10.1016/j.bone.2016.11.008
[4] “Cinsiyet Değiştirmede ‘Üreme Yeteneğinden Yoksun Olma’ Şartı Kalktı.” 30 Kas. 2017. Anadolu Ajansı, https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/cinsiyet-degistirmede-ureme-yeteneginden-yoksun-olma-sarti-kalkti/985974. Erişim tarihi: 31 Ekim 2024. 
[5] Arslan, Muhammet İkbal. "Dünyada 2022'de Tahmini 20 Milyon Yeni Kanser Vakası Görüldü." Anadolu Ajansı, 1 Şubat 2024, https://www.aa.com.tr/tr/saglik/dunyada-2022de-tahmini-20-milyon-yeni-kanser-vakasi-goruldu/3125153. Erişim tarihi: 31 Ekim 2024.

11 Kasım 2024

Bu Konu Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?

Yorumlarınız Anonim Olarak Yayınlanmaktadır.