Belçika ve Hollanda, Cass raporunun ardından ergenlik engelleyici ilaçların kısıtlanması çağrısında bulundu

İngiltere’de yayınlanan Cass raporunun cinsiyet değiştirme uygulamaları hakkındaki uyarılarının ardından Belçika ve Hollanda, çocuklar üzerinde ergenlik engelleyicilerin kullanımını sorgulayan ülkeler arasına girdi.
Belçika ve Hollanda, Cass raporunun ardından ergenlik engelleyici ilaçların kısıtlanması çağrısında bulundu


Kaynak: telegraph.co.uk
Erişim tarihi: 19.04.2024

İngiltere’de yayınlanan Cass raporunun, cinsiyet değiştirme uygulamalarının uzun vadeli etkilerine ilişkin araştırma eksikliği konusundaki uyarılarının ardından Belçika ve Hollanda, çocuklar üzerinde ergenlik engelleyicilerin kullanımını sorgulayan ülkeler arasına girdi.

İngiltere, başlangıçta cinsiyet değiştirme uygulamalarının parçası haline getirdiği bu ilaçların kullanımını 18 yaşın altındakilere yasaklayan beşinci Avrupa ülkesi oldu. Bu ilaçların kullanımı, 1998 yılında Hollanda'da başlatılan ve dünya çapında yaygınlaşan cinsiyet disforik (cinsiyet hoşnutsuzluğu yaşayan) gençlerin ergenlik engelleyici kullanılarak tedavi edilmesine yönelik bir uygulama olan "Hollanda protokolüne" dayanıyordu. Cass raporunun ardından Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Servisi (NHS), ergenlik engelleyici ilaçların reçete edilmesini bu ay durdurdu. Belçika'da ise doktorlar cinsiyet değiştirme uygulamalarının değiştirilmesi çağrısında bulundu.

Leuven'deki üç çocuk doktoru ve psikiyatrist tarafından hazırlanan raporda: "Bize göre Belçika, hormonların son çare olarak görüldüğü İsveç ve Finlandiya örneğini izleyerek çocuk ve ergenlerde cinsiyet değiştirme prosedürlerinde reform yapmalıdır" denildi. Patrik Vankrunkelsven, Kristina Casteels ve Jens De Vleminck tarafından hazırlanan rapora göre, Hollanda ve Birleşik Krallık'tan elde edilen rakamlar, ergenlik engelleyici kullanan kişilerin %95'inden fazlasının cinsiyet değiştirme prosedürlerine devam ettiğini göstermektedir. Bununla birlikte, cinsiyet disforisi olan gençler doğal ergenlik dönemlerini tamamladıklarında, sadece yaklaşık %15'lik kısımda bu duygular görülmeye devam edecektir.

Söz konusu rapor, vücutlarının gelişimini durdurmak için ergenlik engelleyici ilaç kullanan Belçikalı gençlerin sayısındaki %60'lık artışın ardından yayınlandı. De Morgen gazetesinin 2019'da bildirdiğine göre, 2022'de 9 ile 17 yaş arasındaki 684 kişiye ilaç reçete edilirken, bu sayı 2019'da 432 idi. 

Belçika ve Hollanda, Cass raporunun ardından ergenlik engelleyici ilaçların kısıtlanması çağrısında bulundu.

Komşu ülke Hollanda'da da bu ilaçların kullanımının yeniden gözden geçirilmesi için baskılar arttı. Parlamento, ergenlik engelleyicilerin ergenlerin fiziksel ve ruhsal sağlığı üzerindeki etkisinin araştırılmasını emretti. Telegraph gazetesi, Hollanda protokolünün ortaya çıktığı Amsterdam Cinsiyet Disforisi Uzmanlık Merkezi'nin önümüzdeki hafta ergenlik engelleyicilerin kullanımına ilişkin bir açıklama yapacağını düşünüyor. Hollanda'daki Erasmus Üniversitesi'nde tıp etiği alanında doktora sonrası araştırmacı olarak çalışan Jilles Smids, The Atlantic isimli haber sitesine yaptığı açıklamada: "Ben de Hollanda'daki cinsiyet değiştirme uygulamalarının çok dikkatli düzenlendiğini ve kanıta dayalı olduğunu düşünüyordum. Ama artık böyle düşünmüyorum." diyor. 

Hollanda'da transgender anlatısına karşı tutumlar değişmiş durumda. İnsanların cinsiyetlerini yasal olarak değiştirmelerini kolaylaştıracak bir yasa tasarısı parlamentoda bekletiliyor. Cass raporu da, NHS'nin orijinal Hollanda protokolündeki kısıtlamalardan uzaklaştığını ve Belçika'daki araştırmacıların da bu kısıtlamaların yeniden getirilmesini talep ettiklerini söylüyor. Belçika ise, Avrupa'nın en “trans dostu” ülkelerinden biri olarak kabul ediliyor. Hükümette bir transseksüel bakan yer alıyor ve insanlar son beş yıldır tıbbi bir sertifika olmadan yasal olarak cinsiyetlerini değiştirebiliyor. Ancak sağcı Vlaams Belang partisi Haziran ayında yapılacak ulusal seçimler ve Avrupa seçimleri öncesinde anketlerde önde gidiyor. Bu parti, açık ve somut araştırmalar yapılana kadar reşit olmayanlara hormon ilaçları reçete edilmesinin ve cinsiyet değiştirme ameliyatı yapılmasının durdurulması çağrısında bulunuyor.

Mart ayında Fransa'da yayınlanan bir rapor ise, reşit olmayanların cinsiyet değiştirmesini "tıp tarihindeki en büyük etik skandallardan biri" olarak tanımlıyor. Muhafazakar Fransız senatörler, 18 yaşından küçüklerin cinsiyet değiştirmesini yasaklayan bir yasa tasarısı sunmayı planlıyor.

Vatikan'ın doktrin ofisi, cinsiyet değiştirme ameliyatını ötenazi ve kürtajla aynı düzeyde insan onurunun ağır bir ihlali olarak nitelendiren bir rapor yayınladı. Finlandiya ise, Hollanda protokolünü kabul eden ilk ülkelerden biriydi ancak hastalarının çoğunun protokolün ilaçlar için katı uygunluk koşullarını karşılamadığını fark etti. Cinsiyet değiştirme uygulamalarını 2020'de kısıtladı ve birincil bakım olarak psikoterapiyi önerdi. İsveç ise iki yıl sonra hormon ilacı kullanımını istisnai vakalarla sınırlandırdı. Aralık ayında Norveçli yetkililer ilaçları "deneme aşamasında" olarak tanımladı ki bu da sadece klinik deneylerdeki ergenlere reçete edilebileceği anlamına geliyor. Danimarka ise, hormon tedavilerini erken çocukluk döneminden beri disfori yaşayan gençlerle sınırlayan yeni yönergelere son şeklini veriyor. Macaristan 2020 yılında yasal belgelerde cinsiyet değişikliğini yasaklayan bir yasa çıkardı. The Telegraph haber sitesine konuşan bir sözcü, "Hormon ürünlerinin ithalatı ve kullanımı yasaklanmamıştır ancak vaka bazında onaya tabidir. Bununla birlikte hiçbir makamın 18 yaşın altındakiler için böyle bir uygulamayı onaylamayacağı kesindir" dedi. Rusya da Ağustos ayında tüm cinsiyet değiştirme ameliyatlarını ve hormon ilaçlarını suç kapsamına aldı.