Rikers Adası'ndaki kadınlar hapishanesinde kalan eski bir mahkum, kadınlar koğuşunda kalan aslen erkek olan bir trans kadının tecavüzcü bir erkek olduğu yönündeki uyarılarının hapishane personeli tarafından dikkate alınmadığı gerekçesiyle dava açıyor.
Mağdur, failin kendisine cinsel birliktelik teklif ettiğini ve hatta duşta elle tacizde bulunduğunu ıslah memurlarına söylemesine rağmen failin kadın koğuşundan çıkarılmadığını söyledi. Günler sonra mağdur, fail tarafından uykusunda cinsel saldırıya uğradığını iddia etti.
Davada adı yalnızca "Rose Doe" olarak anılan davacının avukatları tarafından elde edilen soruşturma kayıtları, failin kadın koğuşuna gelmesinden kısa bir süre sonra Doe'nun personele şikayette bulunduğunu ve yeni tutuklunun kendisine cinsel teklifte bulunduğunu ve ardından tuvalette kendisini taciz ettiğini iddia ettiğini gösteriyor. Rose M. Singer Center (RMSC) cezaevinin müdür vekili Floyd Phipps bu şikayetleri inceledikten sonra "Bu kişinin bu hapishane için uygun olmadığını düşünüyorum. . . . [Rose Doe] kendini güvende hissetmediği için birimde kalmak istemiyor" yazılı bir e-posta gönderdi.
Davacının iddiasına göre failin söylediği şey şuydu: "Ben transseksüel değilim. Heteroseksüelim. Kadınlardan hoşlanıyorum."
Doe, bu uyarı ve şikayetlerden sonra bile infaz koruma memurlarının faili kadınların kaldığı yerlerden uzaklaştırmadığını söylüyor. Doe'nun davasına göre, "Davacı yatağında uyurken, Fail, Davacı'ya tekrar cinsel saldırıda bulunma fırsatını yakaladı. Davacı uyurken pantolonunu indirdi ve ona tecavüz etmeye başladı."
Doe, "Hayatımın geri kalanında bu yara izini taşıyacağım" dedi.
Rose Doe'yu temsil eden avukat Nicholas Liakas, "Açık bir tehlike söz konusu olduğunda bu tehlikenin ortadan kaldırılması gerekir ve bu olayda devreye girip bir tecavüzü önlemek için aslında pek çok fırsat bulunuyordu," dedi.
New York Ceza İnfaz Kurumu'ndan bir sözcü, davanın aktif bir dava olduğunu gerekçe göstererek dava hakkında yorum yapmayı reddetti. Rose Doe'ya gönderilen bir mektupta, hapishane müfettişleri "olayın gerçekleşip gerçekleşmediğine dair nihai bir tespitte bulunmak için yeterli kanıt olmadığını" belirttiler.
Doe tecavüzü bildirdiğini söylese de, açtığı davada hapishane personelinin "Davacı'ya yeterli tıbbi ve ruh sağlığı hizmeti sağlamayarak, kanıtları toplamayarak, belgelendirmeyerek ve gözden geçirmeyerek Davacı'nın cinsel saldırılarını örtbas ettiğini" iddia ediyor.
Rose Doe'ya tecavüz etmekle suçlanan mahkum, kendisini Rikers hapishanesine gönderen ağır saldırı suçlamalarını kabul etmesinin ardından erkekler için maksimum güvenlikli bir cezaevine nakledildi.
Telefonla ulaşılan suçlanan mahkumun babası, oğlunun "içeri girdiğinde bir kız arkadaşı olan sorunlu bir mahkum" olduğunu, ancak oğlunun birine tecavüz edebileceğine inanmadığını söyledi.
Rose Doe'nun avukatları, "Bu kişinin belgelenmiş taciz şikâyetleri vardı. Görmezden gelindikçe tecavüzle sonuçlandı," dedi.
Paylaşılan soruşturma kayıtları arasında, mahkûmun kadınlar koğuşuna girmeyi başaran bir heteroseksüel olduğunu ve kadın mahkûmlarla cinsel ilişki arayışında olduğunu söylediği, hapishanede kaydedilmiş telefon görüşmelerinin dökümleri de yer alıyor.
"Ben eşcinsel değilim... Penis istemiyorum," diyor mahkum bir transkriptte.
Hapishaneden arayan kişinin adı tutanaklarda gizlenmiş olsa da Doe'nun avukatları bu kişinin müvekkillerine saldıran mahkumla aynı kişi olabileceğini söylüyor.
Rose Doe, "Sadece şikayetimi aldılar ve bu konuda bir şeyler yapacaklarını söylediler ama hiçbir zaman yapmadılar" şeklinde açıklama yaptı.
Kaynak: nbcnewyork.com
Yorumlar