Avustralyalı Atletizm Şampiyonu, Kadınların Trans Kadınlara Karşı Yarışması Hakkında Konuştu

Avustralyalı Masterlar (belli bir yaşın üzerindeki sporcular) altın madalya sahibi ve atletizm şampiyonu Karen Long, kadın sporlarının neden sadece kadınlar için olması gerektiğine dair dokunaklı bir mektup kaleme aldı. Uzun ve başarılı bir yarışma kariyerine sahip olan Long, bu konudaki deneyimlerini ve otoritesini ortaya koydu.

Avustralya Spor Enstitüsü’nün ve ulusal spor organizasyonu Athletics Australia’nın bu değerli görüşlere kulak vermemesi ilginç. İstişare etmek istediklerinde, Karen Long ve halterci Deborah Lovely Acason gibi yaptıkları sporda erkekler tarafından doğrudan etkilenen kadın sporcular yerine transseksüel hakları gruplarına yöneliyorlar.

Karen Long atletizme beş yaşındayken başladı ve 17 yaşına kadar yarışmalara devam etti. Sürat koşusu, gülle atma ve uzun atlama en sevdiği yarışlardı. Sonraki yirmi yıl boyunca beş ila sekiz kilometre arası uzun mesafeleri tercih etti. 2013 yılında Karen sürat koşusu yarışlarına geri döndü. Elde ettiği sonuçlar tutkusunu ve yeteneğini yansıtıyordu. Avustralya Masterlar Atletizm Şampiyonasında 14 Altın madalyanın yanı sıra, bayrak yarışlarında dört altın, altı gümüş ve iki bronz madalya olmak üzere 15 madalya daha kazandı. Mackay'da düzenlenen 2019 Okyanusya Masterlar Şampiyonası'nda Karen, dört koşunun yanı sıra gülle atma ve her iki bayrak yarışında da altın madalya kazandı. 2020 yılında W45’te 100m ve 200m'de dünya birincisi, 400m'de ise dünya ikincisi oldu. Güney Avustralya'da bireysel eyalet rekorlarını elinde tutmak da dahil olmak üzere Avustralya'da ve yurtdışında uzun bir başarı listesine sahip.

Bu yılki Dünya Masterlar Şampiyonasında yarışıp yarışmama konusunu ise dikkatlice değerlendirdi. Avustralya'da seyahat ederken, bir yandan da antrenmanlarına devam etti ve Mart 2023'te Polonya'da yapılacak Dünya Salon Şampiyonası'na kayıt yaptıran bir yarışmacının, yarışacağı etkinliklerde inanılmaz dereceler kaydettiğini görünce şaşırdı.

“Hızlı bir Google aramasıyla onun aslında bir 'erkek' olduğu ortaya çıktı. Onun 200 metrede şu anki derecesi 25.71s, benim en iyi derecem ise 25.69s. Biliyordum ki, Dünya Şampiyonası'nda bir 'erkek' tarafından yenilirsem gümüş madalyayı kabul etmeyecektim. Bu hiçbir şekilde adil bir yarışma değil. Ona yenilirsem çok öfkeleneceğim.” 

Karen katılmayı düşündüğünü ancak katılmamaya karar verdiğini söyledi. Çıkarımlarına göre bu erkek sporcu hormon kullanıyordu ama herhangi bir transseksüel ameliyatı geçirmemişti. Karen'in emekli doktor babası, en üst makamlara bu konuda bir mektup yazması için ona yardımcı oldu. Karen, Dünya Atletizm Birliği'nin ona cevap olarak "durum bu şekilde ve bu durumu değiştirmeyecekler" dediğini bildirdi.

Dünya Atletizm Birliği'nin o zaman verdiği yanıt Karen'a son derece hayal kırıklığı yaratmıştı. Ancak birkaç ay sonra, ergenlik çağına girmiş erkeklerin elit seviyelerde yarışmasına izin verilmeyeceğini açıkladıklarında işler biraz değişti.

Karen'ın bize gönderdiği e-posta, erkeklerin kadın klasmanlarında herhangi bir seviyede yer almasına yönelik itirazlarını daha net açıklıyor. Bir kadın sporcunun erkek vücutlarına karşı yarışmakla ilgili sesini duymak önemli. Erklerin vücutlarındaki testosteronu düşürmenin yeterli olmadığını söylemeye gerek yok.

“Erkekler ve kadınlar arasındaki tek farkın testosteron seviyesi olduğunu düşünmek çılgınlıktır. Erkekler daha fazla kas kütlesine sahiptir ve daha büyük kuvvetlerle başa çıkabilmek için bu kas kütlesiyle üretebilecekleri daha güçlü tendonlara, bağlara ve daha sağlam kemiklere ve eklemlere sahiptirler. Erkekler daha büyük bir kalbe ve akciğerlere, daha hızlı metabolizmaya, daha fazla kırmızı kan hücresine ve dolayısıyla daha fazla oksijene sahiptir. Adet döngüleri olmadığı için demir eksikliği yaşama olasılıkları düşüktür. Hormon dalgalanmaları yoktur. Perimenopoz ve menopoz yaşamazlar. Erkekler ve kadınlar arasındaki bu farklılıklar anne karnında başlar ve sadece 'hormon alarak' değiştirilemez.

Master atletlerin translarla ilgili birkaç sorunu vardır. Bunlardan ilki, masterlarda yarışan erkekten kadına cinsiyet değiştirmiş trans kadınların genellikle 40'lı yaşlarının ortalarında cinsiyet değiştirmesi ve bu nedenle cinsiyet değiştirmeden önceki kırk beş yıl boyunca bir erkek olarak antrenman yapmış ve yarışmış ve bunun getirdiği tüm avantajlara sahip olmuş olmalarıdır. Bir diğer sorun, erkekler yaşlandıkça kalpleri büyürken, kadınların kalplerinin küçülmesidir. Ve son olarak, W45 ve W50 yaş gruplarındaki kadınlar perimenopoz ve menopoz dönemlerinden geçerken, transların bunlarla mücadele etmesi gerekmez.

Transların sadece kadın olduklarını iddia ettikleri için kadınlarla birlikte yarışmalarına izin verilmesine katılmıyorum. Sporda onlara kadınlar kategorisine katılma fırsatı verilmemelidir, çünkü kadın olduklarını iddia etmeleri onları kadın yapmaz. Avustralya futbolu gibi temas sporlarında, kadınlar translar tarafından yaralanacaktır ki bu zaten yaşanmakta ve sakatlanmalar yoluyla kadınların spor kariyeri sona ermektedir. 

Transların sporda kadınlarla birlikte yarışmasına izin vermek, dünya nüfusunun %1'inden daha azını oluşturan insanlar uğruna dünya nüfusunun %50'sini spordan silecektir.

Eğer amaçlanan adalet ise buradaki adaletsizlik apaçık ortadadır. Zira henüz erkek kategorisindeki bir atletizm etkinliğini domine eden bir kadın olmamıştır, ama tam tersi olmuştur.”

Kaynak: www.binary.org.au